Güller ve Dikenler

Şiir, bir ilham kaynağı etkisiyle beynimiz, ruhumuz, vicdanımız ve gönlümüzden kopup gelen duyguların buluştuğu yerdir. Bu bazen coşkulu, bazen hüzünlü, bazen de çaresizliğin kıskacında yorgun bitkin anların ortaya çıkardığı bir duygu yoğunluğudur. Bütün bunları dilimizin sözcüklerine yüklediğimiz anlamlarla dile getiririz. Hatta öyle olur ki Orhan Veli’nin de dediği gibi: “Kelimelerin kifayetsiz” kaldığı anlar bile olur.
Ben bu şiirleri, geçmişten, tarihin içinden, yaşadığım hayattan, toplum ve doğadan süzülüp gelen 50 yıllık bir süreçte yaşanan duyguların, düşüncelerin ışığında deneyimledim. Büyük ozanların, usta şairlerin gölgesinde soluklanıp varlık göstermeye çalıştım. Ben de geleceğe duygulardan oluşan bir soluk, bir nefes bırakmak istedim.
“Uyur iken uyarmak gerek; bahanedir gül, bahanedir diken.”
Şiir bilgidir, kurtuluştur, güç ve terk ediştir. Dünyayı değiştirebilecek güçte bir eylemdir şiir. Doğası gereği devrimcidir. Ruhun eğitilmesi ve içsel özgürlüğün yoludur. Şiir bu dünyaya anlam kazandırır, onu yüceltir.
Güller ve Dikenler…
Aşkın ve acının, güzelliğin ve hüznün iç içe geçtiği yaşadığımız dünyaya duyguların ışığını yansıtıyor. Şiirlerim, sizi sevginin ve kalp kırıklığının izlerini taşıyan duygular alemine bir yolculuğa davet ediyor.
Şiirsiz kalmayın!
‘GÜLÜ SEVEN DİKENİNE KATLANIR’