Beklemek

Stok Kodu:
9786259727103
Boyut:
13.5x19.5
Sayfa Sayısı:
320
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025-12
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
%23 indirimli
400,00TL
308,00TL
Taksitli fiyat: 12 x 32,34TL
Temin süresi 7 gündür.
9786259727103
906045
Beklemek
Beklemek
308.00

Beklemek, edebiyat ve gazeteciliğin olanaklarını birleştirdiği, meselesini biçimine ekleyen bir tür. Gazeteciliğin yaslandığı gerçekliği kurmacanın sınırsızlığını kullanarak genişleten edebi gazetecilik, gazeteciliğin tarafsız olması gerektiği mitine meydan okur, duruşunu hiçbir şeyin tarafsız olmadığından yana koyar. Yaşar Kemal, Muzaffer Oruçoğlu, İnci Aral, Pınar Öğünç, Murat Kahraman, Memet Ali Eser, Vedat Türkali, Julio Cortazar, Gabriel Garcia Marquez, Upton Sinclair, Gay Talese, Truman Capote, George Orwel türün geniş yelpazesinin metinlerini üretmiş kalemler. Kuşkusuz benim de beslendiğim isimler.
Defalarca yazdığım bu çalışmada katmanlı bir yapı kullanmaya uğraştım. Bir yönüyle söyleşiler yapmaya çalışan bir gazetecinin hikâyesidir okuduğunuz, öbür yanıyla aslında edebi gazeteciliğin nasıl yapıldığını gösteriyor. Peki ama nasıl olur da depremzedelerin yaşadıklarını, hissettiklerini onlardan daha iyi anlatabileceğime inanabilirim? İşte tam da burada tür, kendi ağırlığını masaya koydu. Herkes kendi hikâyesini anlatsın! Metni kendi yoluna bırakıp onu takip ettiğimde anladım ki sadece tarihler, mekânlar, kimlikler değişmiş. Özünde aynı şeyi yaşayıp duruyoruz. Boynumuzda şangırdayan bir zincirle bekliyoruz. Böylece kendi yaşamıma uzaktan bakmak beni sancılı şekilde uyandırdı. Beklemek minnetle anacağım şeylerden biri oldu. Olmaya devam ediyor.
Bu dosyayı söyleşiler yapmak için gittiğim Antakya’dan yani 2023 Temmuz ayından 2025 Kasım ayına kadar döne döne çalıştım. Açık olmam gerekirse, kendimi oyup durdum. Öyle görünüyor ki hep peşimden gelecek bir işe karıştım. Onda hem sıkı sıkıya sarıldığım hem de kaçmak için çırpındığım birçok şey var. Hem tiksindim bize yapılandan hem sevdim inadına insan kalışımızı. Açlık çekenler, ekmeğini hayvanlarla bölüştüğünde hissettiklerimi yeterince anlatamam. Antakya’dan döndükten sonra banyo yapmanın nasıl bir işkenceye dönüştüğünü, suya meftun benin sudan nasıl kaçtığını söylesem inanır mısınız bilmem. Soğuk havalarda neler yaşadıklarını düşünerek geçti ilk kış mevsimleri, sıcaklarda baygınlık hissi çöktü içime. Baharı ve güzü daha bir sevdim.

Beklemek, edebiyat ve gazeteciliğin olanaklarını birleştirdiği, meselesini biçimine ekleyen bir tür. Gazeteciliğin yaslandığı gerçekliği kurmacanın sınırsızlığını kullanarak genişleten edebi gazetecilik, gazeteciliğin tarafsız olması gerektiği mitine meydan okur, duruşunu hiçbir şeyin tarafsız olmadığından yana koyar. Yaşar Kemal, Muzaffer Oruçoğlu, İnci Aral, Pınar Öğünç, Murat Kahraman, Memet Ali Eser, Vedat Türkali, Julio Cortazar, Gabriel Garcia Marquez, Upton Sinclair, Gay Talese, Truman Capote, George Orwel türün geniş yelpazesinin metinlerini üretmiş kalemler. Kuşkusuz benim de beslendiğim isimler.
Defalarca yazdığım bu çalışmada katmanlı bir yapı kullanmaya uğraştım. Bir yönüyle söyleşiler yapmaya çalışan bir gazetecinin hikâyesidir okuduğunuz, öbür yanıyla aslında edebi gazeteciliğin nasıl yapıldığını gösteriyor. Peki ama nasıl olur da depremzedelerin yaşadıklarını, hissettiklerini onlardan daha iyi anlatabileceğime inanabilirim? İşte tam da burada tür, kendi ağırlığını masaya koydu. Herkes kendi hikâyesini anlatsın! Metni kendi yoluna bırakıp onu takip ettiğimde anladım ki sadece tarihler, mekânlar, kimlikler değişmiş. Özünde aynı şeyi yaşayıp duruyoruz. Boynumuzda şangırdayan bir zincirle bekliyoruz. Böylece kendi yaşamıma uzaktan bakmak beni sancılı şekilde uyandırdı. Beklemek minnetle anacağım şeylerden biri oldu. Olmaya devam ediyor.
Bu dosyayı söyleşiler yapmak için gittiğim Antakya’dan yani 2023 Temmuz ayından 2025 Kasım ayına kadar döne döne çalıştım. Açık olmam gerekirse, kendimi oyup durdum. Öyle görünüyor ki hep peşimden gelecek bir işe karıştım. Onda hem sıkı sıkıya sarıldığım hem de kaçmak için çırpındığım birçok şey var. Hem tiksindim bize yapılandan hem sevdim inadına insan kalışımızı. Açlık çekenler, ekmeğini hayvanlarla bölüştüğünde hissettiklerimi yeterince anlatamam. Antakya’dan döndükten sonra banyo yapmanın nasıl bir işkenceye dönüştüğünü, suya meftun benin sudan nasıl kaçtığını söylesem inanır mısınız bilmem. Soğuk havalarda neler yaşadıklarını düşünerek geçti ilk kış mevsimleri, sıcaklarda baygınlık hissi çöktü içime. Baharı ve güzü daha bir sevdim.

Tüm Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 308,00    308,00   
2 164,78    329,56   
3 111,91    335,72   
6 59,03    354,20   
9 41,07    369,60   
12 32,34    388,08   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat