Celeste Marlowe ile Dr. Silas K. Merrin’in diyalogları, zaman çizgileri mühendisliğinden biyokuantum beslenmeye, müziğin nörokuantum etkilerinden varoluşsal virüs tehditlerine uzanan geniş bir yelpazede, insan bilinci ile evrenin temel dokusu arasındaki simbiyotik ilişkiyi inceliyor. Onların bu karmaşık bilimsel tartışmalarına, gizemli askeri projelerin perde arkasından gelen Dr. Arthur Pendleton ve sayıların evrensel şifrelerini çözen numerolog Madam Elera’nın benzersiz perspektifleri eşlik ediyor. Bu dört karakter, gerçekliğin farklı katmanlarını aydınlatarak, kadim bilgelik ile geleceğin teknolojisini, spekülasyon ile bilimi ve insan kaderinin kişisel ile evrensel boyutlarını bir araya getiriyor. Burada anlatılanlar, salt bir kurgudan ibaret değil; aksine, günümüzde kuantum fiziği, nörobilim ve kozmoloji alanlarında yapılan en ileri çalışmaların mantıksal ve spekülatif bir dışavurumudur. Eserde derinlemesine ele alınan bir diğer sacayağı ise, kadim bilgelik ile modern bilimin şaşırtıcı buluşmasıdır. Sümer rahiplerinin Lilissu’sundan, Sufilerin neyine, neyin mistik ahenginden şamanik davullara kadar, binlerce yıllık insan tecrübesinin, modern nöro-akustik ve kuantum biyolojisi tarafından ancak bugün doğrulanabilen hakikatleri barındırdığını görüyoruz. Bu, atalarımızın evreni anlamak için devasa teknolojilere değil, derin bir içsel sezgiye ve gözleme sahip olduklarının bir kanıtıdır.
Bu eser, okuyucuyu sadece geleceğe dair hayal kurmaya değil, aynı zamanda ‘şimdi’ye ve insan bilincinin henüz keşfedilmemiş potansiyeline dair derin bir tefekküre davet ediyor. Zamanın lineer bir çizgi değil de üzerinde gezinebileceğimiz bir olasılık ağı olduğu fikri, bize tercihlerimizin ne denli kritik olduğunu hatırlatmaktadır.
Hâsılı, bu diyaloglarda anlatılanlar birer kehanet ve kesin öngörü değildir. Onlar, bir yazar ve araştırmacı olarak benim, insanlığın geleceği, bilincin doğası ve evrenle aramızdaki görünmez bağlara dair düşünsel bir yolculuğumun ürünleridir. Amacım, okuyucunun zihninde yeni sorular uyandırmak ve bildiğimizi sandığımız gerçekliklerin sınırlarını biraz daha genişletmektir.
Celeste Marlowe ile Dr. Silas K. Merrin’in diyalogları, zaman çizgileri mühendisliğinden biyokuantum beslenmeye, müziğin nörokuantum etkilerinden varoluşsal virüs tehditlerine uzanan geniş bir yelpazede, insan bilinci ile evrenin temel dokusu arasındaki simbiyotik ilişkiyi inceliyor. Onların bu karmaşık bilimsel tartışmalarına, gizemli askeri projelerin perde arkasından gelen Dr. Arthur Pendleton ve sayıların evrensel şifrelerini çözen numerolog Madam Elera’nın benzersiz perspektifleri eşlik ediyor. Bu dört karakter, gerçekliğin farklı katmanlarını aydınlatarak, kadim bilgelik ile geleceğin teknolojisini, spekülasyon ile bilimi ve insan kaderinin kişisel ile evrensel boyutlarını bir araya getiriyor. Burada anlatılanlar, salt bir kurgudan ibaret değil; aksine, günümüzde kuantum fiziği, nörobilim ve kozmoloji alanlarında yapılan en ileri çalışmaların mantıksal ve spekülatif bir dışavurumudur. Eserde derinlemesine ele alınan bir diğer sacayağı ise, kadim bilgelik ile modern bilimin şaşırtıcı buluşmasıdır. Sümer rahiplerinin Lilissu’sundan, Sufilerin neyine, neyin mistik ahenginden şamanik davullara kadar, binlerce yıllık insan tecrübesinin, modern nöro-akustik ve kuantum biyolojisi tarafından ancak bugün doğrulanabilen hakikatleri barındırdığını görüyoruz. Bu, atalarımızın evreni anlamak için devasa teknolojilere değil, derin bir içsel sezgiye ve gözleme sahip olduklarının bir kanıtıdır.
Bu eser, okuyucuyu sadece geleceğe dair hayal kurmaya değil, aynı zamanda ‘şimdi’ye ve insan bilincinin henüz keşfedilmemiş potansiyeline dair derin bir tefekküre davet ediyor. Zamanın lineer bir çizgi değil de üzerinde gezinebileceğimiz bir olasılık ağı olduğu fikri, bize tercihlerimizin ne denli kritik olduğunu hatırlatmaktadır.
Hâsılı, bu diyaloglarda anlatılanlar birer kehanet ve kesin öngörü değildir. Onlar, bir yazar ve araştırmacı olarak benim, insanlığın geleceği, bilincin doğası ve evrenle aramızdaki görünmez bağlara dair düşünsel bir yolculuğumun ürünleridir. Amacım, okuyucunun zihninde yeni sorular uyandırmak ve bildiğimizi sandığımız gerçekliklerin sınırlarını biraz daha genişletmektir.
| Taksit Sayısı | Taksit tutarı | Genel Toplam |
|---|---|---|
| Tek Çekim | 120,00 | 120,00 |
| 2 | 64,20 | 128,40 |
| 3 | 43,60 | 130,80 |
| 6 | 23,00 | 138,00 |
| 9 | 16,00 | 144,00 |
| 12 | 12,60 | 151,20 |